Dünyanın yükselen gücü Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), gücünü ve birlikteliğini her geçen gün artırıyor.
Türk Dünyası ortak tarih, ortak coğrafya, ortak edebiyat, ortak harita, ortak alfabe, konusunda çok önemli adımlar atıyor. Türk Dünyasının birliği noktasında yeni bir adım daha atıldı.
6 Kasım'da Bişkek’te gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı’nın (TDT) 11. Zirvesi’nde Türk Dünyası Şartı kabul edildi. Türk Dünyası Şartı, Türk Devletleri arasındaki iş birliğini güçlendirmeyi hedefleyen önemli bir belge. Bu belge, TDT bünyesinde daha önce kabul edilen kararlar ve belgeler (Nahçıvan Anlaşması ve Türk Dünyası 2040 Vizyonu) temel alınarak hazırlandı.
Bu Şart’ın kabulüyle birlikte Türk Dünyası'nda birçok önemli gelişmenin gerçekleşmesi bekleniyor: Belgenin önsözü, Türk devletleri arasında iş birliğini daha da güçlendirme, dil, düşünce ve eylemde birliği teşvik etme fikrini ortaya koyuyor.
Türk Devletlerinin liderleri bu belgeyi imzalayarak kardeşlik bağlarını önceliklendirme, dayanışma ruhunu sürdürme ve Ortak Türk Dünyası fikrini benimsedi. Bu belgeyle, devletler arasındaki iş birliğini geliştirme ve barışı güçlendirme yönündeki yeni ilkeler, uluslararası hukukta genel kabul görmüş ilkelerle uyumlu şekilde tanımlandı. Ayrıca, bu ilkeler gururla bir Türk iş birliği modeli olarak dünyaya sunulabilir.
Bu belge, Türk halkları arasındaki iş birliği için ortak kültürel mirası, ortak alfabe ve ortak Türk dilini gelecekteki iş birliği sürecinin önemli dönüm noktaları olarak tanıyor.
Türk Devletleri Teşkilatı, bu Şartın uygulanmasında önemli bir rol üstleniyor. Teşkilat, Türk Devletlerinin ortak çıkarları doğrultusunda iş birliğini güçlendirerek hem bölgesel hem de küresel ölçekte Türk Dünyası'nın sesi olma görevini yerine getirecek.
Tüm Türk İşbirliği Teşkilatları ise Şart’ta belirlenen hedef ve görevlerin yerine getirilmesinde aktif bir şekilde yer alacak ve faaliyetlerini Koordinasyon Komitesi aracılığıyla koordine edecek.